Kolay aslında...

Şehadet getiriyorsun İslam kapısından giriyorsun.

 

Ancak bu kadarla kalmıyor. 

Yol uzun ve sınanmalarla dolu. 

Yolda yaşananlar ve yol arkadaşlarıyla yaşadıklarına göre, ya yerinde sayıyorsun, ya topukların üzere gerisin geriye kayıyorsun ya da Mü'min olup, Cennet’e aday oluyorsun.

 

Peki, Cennete giden yol kolay mı?

 

Yok!

 

O kadar da kolay değil.

 

Bir sefer Yüce kitabımız Kuran'ın; "iman ilkeleri" dediği;

Allah'ın varlığı,

Birliği ve mutlak gücün tek sahibi olduğuna,

Ortağı olmadığına,

Eksiği, zafiyeti olmadığına inanacaksın. 

Allah'ın yerine asla başka bir gücü koymayacaksın.

Ahirete, Peygamberlere, yüce kitaplara,

Meleklerin varlığına inanacaksın. 

Zamanın yaratıcısı ve sahibi olan Allah'ın zamandan bağımsız olduğunu, geçmiş ve gelecekteki her şeyi bildiğini, bunları kayda aldığını kabul edeceksin.

Allah'ın senin için; ırk, cinsiyet, aile, doğduğun yer seçimi gibi seçimleri olduğunu bileceksin. Yaşamının her döneminde senin için önemli bazı sınavları olacağını bileceksin. 

Sana sağlık verecek deneyecek, sana hastalık verecek deneyecek, sana gençlik, güç, iktidar verecek deneyecek. Bunları azaltacak ya da geri alacak deneyecek. 

Bu sınavları doğru verebilmek için başta Allah'ın kitabı olan Kuranı okuyacak, anlayacaksın. O kitabı insanlara yaşayarak anlatan, örneklik yapan peygamberini tanıyacaksın.

Aklını kullanacaksın, akıllı insanların deneyimlerinden dersler alacaksın.

 

Kendini geliştirecek, yüce kitabın yüzlerce kez emrettiği; akıllı, eğitime değer veren, adil, iyi ahlak sahibi, kibar, merhametli, cömert, temiz bir insan. Kul hakkı bilinci olan, yaşadığı vatanını sevip, vatanına ve insanlığa faydalı olan, güvenilir olacaksın. Anne-baba hakkını bilip, onlara yaşarken gereken hürmeti ve iyi evlatlığı göstereceksin. Kendini ve ailesini geliştiren helâl yoldan kazanan olacaksın. 

Dünyaya sevgin dengeli olacak.

Dünya sevgin, mal, şöhret, şehvet arzuların ahiret inancının, ilahi yargının önüne seni mahvedecek deliller koymayacaksın.

 

Kamuya ait tek kuruşa yan bakmayacak, emanete ihanet etmeyeceksin. Kuran’da yer alan ibadetleri, peygamberimizden 23 yıl boyunca öğrenen Sahabelerden ve onları takip eden, Ehli Beyt’ten, alimlerimizden, atalarımızdan öğrendiğimiz gibi gösterişsiz, samimi olarak yapacaksın.

 

Cennet ucuz değil, cehennem boşuna değil!

 

 Allah-u Teala; ne sunacağınız bahaneleri, ne yalanlarınızı, ne tembelliğinizi, ne kalp temizliğini, ne de mensup olunan cemaat/aile gibi özelliklerinizi yaptıklarınızın önüne taşır.

 

Müslüman olmak önemli çabalar gerektirir. Bedeli belki ağırdır ama ödülü de olağanüstü yüksek ve güzeldir. Bu dünyaya, insanlara yük olarak değil, insanların yükünü azaltan, faydalı birey olacaksın.

 

Kimse, kimseyi aldatmasın. Bu din, insanlığın son ve tek kurtuluş yoludur. Öyle ucuz laflarla içi dolmaz. Ne kadar emek, iyi ahlak, adil tavır ve gayret varsa sonuç o kadar güzeldir.

 

Karşına çıkabilecek tüm sorunların çözümünde Kur’an, Peygamberin örneklik ve önerileri, alimlerin önerileri ve aklını kullanarak en iyi çözümü bulacaksın. 

 

Kur’an ve Peygamber öyle diyor.