26 yaşındaki engelli oğluna hem anne hem de baba olan Hülya Görür, “Ben artık bu adamın soy adını taşımak istemiyorum. Neredeyse 30 yıllık evliliğimizde 14 ay beraber yaşayabildik. Aradan yıllar geçti, 30 yıllık kocamı görsem tanıyamam” dedi.

İzmir’de yaşayan 46 yaşındaki Hülya Görür, 1989 yılında Almanya’dan İzmir’e tatile gelen Mehmet Görür ile tanıştı. Mehmet Görür’e aşık olan Hülya Görür, ailesinin karşı çıkmasına rağmen sevdiği adamla 1990 yılında evlendi. Hülya Görür’ün aktardığına göre, Mehmet Görür kısa bir süre sonra Almanya’ya döndü, Hülya Görür de 6 ay sonra eşinin yanına gitti. 8 ay Almanya’da yaşayan Görür çifti, Türkiye tatili sırasında tartışınca Mehmet Görür, eşine haber vermeden Almanya’ya döndü. 8 ay sonra geri dönüp af dileyen Mehmet Görür, eşini ikna etti ve onu da alarak Almanya’ya tekrar döndü. Ancak çift anlaşamadı ve Hülya Görür 3 aylık hamileyken Türkiye’ye ailesinin yanına yerleşti. Oğlu Utku 7 yaşına gelene kadar eşinin kendileriyle ilgilenmediği için 2000 yılında boşanma davası açtığını belirten Hülya Görür, “Son celsede eşim tekrar Türkiye’ye geldi ve barışmak istedi. Çocuğumun isteği üzerine onunla yine barıştım. Barıştan sonra bir sene boyunca bizi Almanya’ya götüreceğine dair oyaladı. 2001 yılında ise oğlum büyük bir kaza geçirerek engelli kaldı. Kaza sonrası sadece 9 ay bizimle ilgilendi. Çok büyük sorunlar yaşadım ama 9 ay sonra hiçbir şekilde aramadı. En son geldiğinde fuara gitmiştik, fotoğraf çektirmiştik. O son fotoğraf oldu. 18 yıldır eşimi görmedim” diye konuştu.

Görür, Almanya’nın Düsseldorf şehrinde yaşadığını tahmin ettiği eşinin adresine ulaşamadığı için 2015 yılında açtığı boşanma davasının sonuçlanamadığını ve yetkililerden yardım beklediğini belirtti.

“EŞİMİ BULURSAM BOŞANACAĞIM”

Eşini 18 yıldır bulamadığını kaydeden Görür, “Boşanma davasını 2015 yılında açtım ancak dava feshedildi. Çünkü eşimi bulamıyoruz. Ben boşanamıyorum. Adamı bulamıyorum, ailesine soruyorum ama ‘bilmiyoruz’ diyorlar. Eşimi bulursam boşanacağım. Benim eşim Düsseldorf şehrinde yaşıyor ama adresine ulaşamadığımız için dava açamıyorum. Dilekçelerim sürekli geri geliyor. Bana yardım edin. Eşim 18 yıldır bizi ne arıyor, ne soruyor. Bu nasıl bir evlilik bilemiyorum. Onun soy adını taşımak istemiyorum. Utku doğduğundan beri çalıştım, çocuğuma hem anne hem baba oldum. Ben onu kimseye muhtaç etmeyeceğim. Eşim, oğlum kaza geçirdiğinde ‘özürlü kalacaksa ölsün’ diyebilen bir insan. Bu adamdan kurtulmak istiyorum. Neden benimle boşanmadığını anlamıyorum. Ailesi ‘oğlumuzu bulamıyoruz’ diyor ama aslında biliyorlar. Aramıyorsun, sahip çıkmıyorsun, soy adını neden bana veriyorsun? Allah beni tez zamanda inşallah kurtarsın. 30 yılda anca 14 ay beraber kalabildik. Onun dışında hep ayrıydık. Aradan yıllar geçti, 30 yıllık kocamı görsem tanıyamam” ifadelerini kullandı.

(Ceren Atmaca - Halil Karahan - Nurgül Alkan/İHA)