"YPG, PKK'nın Suriye'deki milis gücüdür..."

Bu cümle; 2018 yılı ilk çeyreğinde ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Daniel Coats tarafından ABD Kongresi’ne sunulan rapordan... Yani ABD resmi görevlileri nezdinde Kongre'ye sunulan resmi bir raporla PKK ile YPG'nin aynı örgüt olduğunu kabul ve deklare etmiş oluyor. Pekala bu husus neden bu kadar önemli?

ABD, PKK'yı 1997 yılında resmen terör örgütü olarak ifade etmiş ve terör örgütleri listesine almış bir ülke... Dolayısıyla uluslararası hukuk gereği terör örgütü olarak tanıdıkları bir yapının yine kendi ifadeleri ile başka bir ülkede konumlanmış olan devam/milis güçlerine önemli miktarda askeri techizat, silah ve mühimmat vererek aleni olarak suç işlemişlerdir. Ki bunun daha önce yine ABD özelinde çok önemli bir örneği mevcuttur. Daha önce ABD Kongresi'nin "insancıl yardım" başlığı altında Nikaragua'da bulunan gerilla yapılanmalara silah yardımı yapması, ilgili yargılamalar sonrası "bir devletin içişlerine karışmak, kuvvet kullanma yasağının ihlali" başlıklarından mahkumiyetle sonuçlanmıştır. Mevcut durum ise bu örnekten çok daha ötesidir.

İlgili hususta devletlerin kongre/parlemento kayıtlarını delil olarak kabul eden, Birleşmiş Milletlere bağlı tüm devletleri yargılama noktasında görev yetkiye sahip Uluslararası Adalet Divanı'na gitmek mümkündür. Bu mahkeme Avrupa İnsan Hakları mahkemesi veya benzeri birkaç yargılama organı gibi olmayıp en direk olarak BM'ye dahil ülkeleri yargılayan üst mahkeme konumundadır.

ABD Kongresi'nin ilgili kayıtları sahada aleni olarak yapılan ve ABD yetkilileri, başkanı ve askeri kaynakların açıklamaları ile sabit olduğu gerçekliği ile desteklendiğinde sonuç alma olasılığı daha yüksektir. Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin ilgili maddeleri ile ABD mevcut kuvvetli delillerinde doğru sunumu ile pekala belirli oranda bir ceza alabilir.

İşin birde belkide sembolik olarak olsada kullanılabilecek bir tarafı var. Hem ABD, hem de ülkemizde PKK resmi olarak terör örgütü sayılmaktadır. Ülkemizde terör örgütlerine propaganda yapmak, çeşitli muhteviyatta destek vermek, silah sağlamak gibi başlıklarda birçok başlıkta açık kanunlar bulunmaktadır. Örneğin; terör ögütlerine silah sağlamak 15 ila 25 yıl arası hapis cezasını öngörmektedir. Bu noktadan hareketle ABD'nin kendisininde terör örgütü olarak tanıdığı bir yapıya silah sağlaması hususunda sorumluluğu olan kişiler hakkında (ABD başkanları, pentagon yetkilileri vs) davalar açılabilir.

ABD, uluslarası kamuoyunun gözünün içerisine bakarak yaptığı terör destekçiliği hususunda mutlaka hesap vermelidir. Sonuç elde edilemese dahi bu yönde atılacak her adım ABD'nin terör destekçisi yüzünün konuşulmasına neden olacaktır ki bu da az şey değildir.

Şahid olun ABD’nin yıkılmasına,
Trump vesile olacak...

Kemalettin İSAOĞLU