Yurttan Sesler....
KIRLANGIÇ ÇIĞLIĞI
Herkes unuttu O’nu...
Bir tek ben unutamadım.
Eski komşum, eski...
Emekli banka mutemedi,
Adana’lı Hüdaver Bey’in kıvırcık saçlı ortanca kızı,
Dünyalar güzeli, Sema...
Liseden sonra hiç görmedim.
Birden bire çıktı karşıma üniversitenin ilk yılında, mart ayında...
15 mart salı... Kırlangıçların gelme zamanı.
Elinde simit, masada çay
Karşısında kimya bölümünden bizim Kemal’in sözlüsü Belinay.
Heyecan yapmazdım kolay kolay.
Nutkum tutuldu, şaşa kaldım ve sonra
Kuru bir merhabanın ardından,
Vay bee, dedim... Gözlerinde eridim...
Vay ki ne vay!..
Olur mu böyle tesadüf, atma demeyin, hikayenin başındayız, hele bir durun bir dinleyin.
O günden sonra gizliden peşindeyim. Ne olacaksa olsun ulan.
Lisede söyleyemediklerimi şimdi söyleyeyim...
Ha bu gün ha yarın... Derken efendim...
Elinde simit, masada çay, karşısında branştaşım Turgay...
Yere çarptım parkamı, dönüp gittim arkamı...
Allah’ı var, çalışkan, efendi çocuktu, bizim Maraş’lı Turgay.
Hem okur hem çalışırdı.
Ne yaparsın, kader böyleymiş.
Yürek buna da alışırdı.
Yediler, içtiler, gezdiler, eğlendiler...
Aynı dönem üniversiteyi bitirdiler.
Sonra duydum ki ayrılmışlar.
Babası mı vermemiş neymiş...
İkisi de ayrı ayrı insanlarla evlenmiş...
Geçen yıl hastanedeyim,
Sizlere afiyet, bağırsaklardan muzdarip haldeyim.
Koridorda, kapı önündeyim...
Karşımda bir kadın duruyor,
Bakışlarıyla, SEN MİSİN diye soruyor...
Yahu ne sabırsızsınız be kardeşim,
Bir durun, bir dinleyin!..
Saçları, kirpikleri, kaşları büsbütün dökülmüş...
Merhaba, ben Sema, unuttun mu, dedi.
Yok, yok unutmadım!.. Seni herkes unutsa ben unutmam,
Diyemedim...
Meğer kansermiş...
İzinliymiş işinden.
Ayrılmış eşinden,
Çocukları büyümüş, Hüdaver Bey ölmüş...
Deşmek istemedim yarayı, soramadım Turgay’ı.
Oturduk hastane kantinine,
Elinde simit, masada çay...
Karşısında ne Turgay var ne de Belinay...
Anlattı her şeyi;
- Turgay’la çok severdik birbirimizi.
Çok tartışırdık ama severdik.
Okul bittikten sonra ailesi geldi,
Beni babamdan istedi...
İşte kader o gece değişiverdi.
Babamlar reddedince,
Turgay heyheylenince
Ben de biraz gevşeyince...
İşte kader o gece değişiverdi.
Bir süre tartıştık, hatta kavga ettik.
Ne o beni aradı ne de ben onu.
Biri düştü peşime, ne “tamam” diyebildim
Ne de reddedebildim.
Epeyce süre sonra,
Pişman olup reddettim,
İstemem dedimse de verdiler ilk seferde.
Kızılcık şerbeti içtim,
Telli duvaklı gittim,
Ve bittim...
Al kuşağı bağladılar
Bele dolanı dolanı
Giydim kefen niyetine
Gönül bulanı bulanı
Derdim birdi yüz ettiler
Ayrı ayrı söz ettiler
Bir değil bin kez ettiler
Bildim yalanı yalanı
Sormadılar niyetimi
Çiğ çiğ yediler etimi
Gençliğimi servetimi
Bulsam çalanı çalanı
Zarifçe içti çayının son yudumunu.
Derince nefes alıp yeniden,
Devam etti anlatmaya durumunu.
Dört yapraklı yonca idim
Tazecik bir gonca idim
Serçe kadar anca idim
Gördüm solanı solanı
Bir avuçtum bir tutamdım
Sevdim demeye utandım
Yetişir alırsın sandım
Senden kalanı kalanı
Çekip ayırdılar beni
Yele savurdular beni
Yaktı kavurdular beni
Gözüm sulanı sulanı
Okurken satır satır, doldu gözleri garibin...
Ucunda sallanıyor gibiydi,
Ha koptu ha kopacak bir ipin...
Baba ben bir küçük kuştum
Dar kesende son kuruştum
Ne direndim ne vuruştum
Yola salanı salanı
Mezarında ot bitmesin
Taşı toprağı yetmesin
Baykuş başından gitmesin
Beni alanı alanı
Sildi gözlerini peçeteyle, yeniden çay söyledim,
İçmem, dedi eliyle...
Ayrılığın neyi hayır
HAYAT düzdü şimdi bayır
Bari beni bir sen kayır
Geldim ulanı ulanı
Sabır selametim olur
Su akar yatağın bulur
Sudan başka ne doyurur
Toprak olanı olanı
Adana’lı Hüdaver Bey’in kıvırcık saçlı ortanca kızı,
Dünyalar güzeli, Sema...
Dinlediklerimi bir yerlere iletmemi ister gibi bakıyordu.
Bakışlarıyla yazıyor ve sanki bizim Maraş’lı da okuyordu.
Gözlerimdeki yaşı gördü, şaşırdı...
Ne yaparsın, kader böyleymiş,
Yürek buna da alışırdı.
Yahu ne sabırsızsınız be kardeşim,
Bi durun, bi dinleyin!.. Acele etmeyin!..
Acele edip HAYATî kararlar vermeyin...
Anladım, sıkıldınız... Kısaca anlatayım;
Hiç aksatmam, her mübarek gün ziyarete giderim,
Dualar ederim.
Çör çöp ne varsa üzerinde, temizlerim.
Her gidişimde,
Lisede söyleyemediklerimi teker teker söylerim.
Herkes unuttu O’nu...
Bir tek ben unutamadım.
Eski komşum, eski...
Emekli banka mutemedi,
Adana’lı Hüdaver Bey’in kıvırcık saçlı ortanca kızı,
Dünyalar güzelini... Sema...
Tayfun Toprak ÜNAL
Fotoğrafın yazı ile ilgisi %100
40+1=