Yurttan Sesler
Kömürcü Veysel:
Benden de Yurttan Sesler olur mu?
Diyelim ki Kayresi’de doğmuşum. Diyelim ki 12 Eylül öncesi bıçkın bir delikanlıyım. Diyelim ki davam için cürüm işlemiş ve hüküm giymişim. Diyelim ki Ulucanlar’ın taş duvarları arasında, karanlık hücrelerde işkence görmüşüm. Diyelim ki beden sağlığımı, ruh sağlığımı yitirmiş olarak seneler sonra damdan çıkmışım. Diyelim ki iş bulamamış, para kazanamamış, aç kalmışım.
Diyelim ki bir teşkilata sığınmışım. Diyelim ki sırtımda kömür taşıyarak üç beş kuruş kazanır hale gelmişim. Diyelim ki kimsenin verdiği paraya tamah etmemişim. Diyelim ki gece gündüz emir veren başkanımın her dediğini yerine getirmişim. Diyelim ki sessizce bir köşede beklemiş ve kimseleri kırmamışım.
Diyelim ki sizlerin verdiği eskileri giyip sevinmişim. Diyelim ki nerede yatıp kalktığı bilinmeyen, kimseye yük olmayan, hatta Reis-i Cumhur sınıf arkadaşım olduğu halde talepkar olmayanmışım. Diyelim ki esip gürleyen, emek ve cefa edebiyatı yapan süslü yeni yetmeleri görsem bile susmuşum.
Diyelim ki bir kere bile hak talep etmemişim. Diyelim ki yalnızca Kömürcü Veysel olarak bilinmişim. Diyelim ki senelerce çayını demleyip temizliğini yaptığım, her sabah kapısını açtığım, hani neredeyse demirbaşı haline geldiğim teşkilata bir sabah gelmeyivermişim. Diyelim ki ancak haftalar sonra ortalarda olmadığı farkedilenmişim.
Diyelim ki aylar sonra bile gelmemiş, kimseler tarafından görülmemişim, haber bile alınmamışım. Diyelim ki bir varmış bir yokmuşum. Diyelim ki senelerdir yok olmuşum, sır olmuşum...
Diyelim ki sıradan, bir garip Kömürcü Veysel’mişim...
HOCA! Bİ SOR HELE ŞU OKUYANLARA! Benden de Yurttan Sesler olur mu?..
Tayfun Toprak ÜNAL
Fotoğrafın yazı ile ilgisi %100
Aslında sol tarafında Fevzi Ergin de vardı. Bu metnin yazılmasına vesile olduğu için Fevzi reisime teşekkür ediyorum.