7 Ocak 1947 tarihinde Yunanistan’ın Gümülcine şehrine bağlı Sirkeli Köyünde dünyaya gelmiştir. Tıp doktoru, siyasetçi ve Batı Trakya Türklerinin en önde gelen temsilcilerindendir.

1966 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde başladığı Tıp eğitimine, Selanik Üniversitesi Tıp Fakültesinde devam ederek, 1974’te olarak mezun oldu.

Yunanistan vatandaşı olduğu için, Yunan ordusunda 34 ay askerlik ve 1 yıl da mecburi hizmet yaptıktan sonra, cerrahlık ihtisası da yaparak, 1984’te Cerrah oldu.

Yunanistan’da yaşayan azınlık Türklerin toplumsal sorunlarıyla ilgilenmeye başladı.

Sorunların başında, Yunanistan’ın Türk kimliğini tanımaması, Türklerin topraklarının elinden alınarak haksız hukuksuz bir şekilde kamulaştırılması, yaklaşık 50.000 Türk’ün çeşitli bahanelerle vatandaşlıktan atılması ve tüm haklarından mahrum bırakılması, Lozan antlaşmasına aykırı olarak kendi dillerinde eğitim yapamamaları, dini temsilci (müftü) seçememeleri gibi toplumsal sorunlar gelmekteydi.

1985 yılında bu toplumsal sorunları uluslararası kamuoyuna duyurmak için imza kampanyası başlatınca, 8 Ağustos 1986’da tutuklandı. Yine de, engellemelere rağmen 15.000 civarında imza toplamıştı.

Sonraki yıl, Selanik’te bulunan İnsan Hakları üyelerine, Batı Trakya Türklerine Lozan Antlaşması hükümlerine ve Yunanistan iç hukukuna aykırı olarak yapılan haksızlık, hukuksuzluk, mülkiyetlere el koyma, eğitim haklarının kısıtlanması, dil ve din baskıları gibi zulümleri açıklayan bildiriler dağıtınca 30 ay hapse mahkum edildi. Ancak Mahkemenin bu kararı, uluslararası baskılar nedeniyle Yunanistan Yüksek Mahkemesinde temyiz aşamasında bekletilmek zorunda kaldı.

18 Haziran 1989’da Yunanistan genel seçimlerinde bağımsız milletvekili olarak meclise girse de, 6 ay kadar sonra milletvekilliği iptal edildi. 

26 Ocak 1990 tarihinde yaptığı bir konuşmada, Batı Trakya Azınlığı için “Türkler” ifadesi kullandığı için tutuklandı ve 2 ay hapis yattıktan sonra geriye kalan cezası paraya çevrilerek serbest bırakıldı.

8 Nisan 1990’da ikinci kez milletvekili seçildi. 13 Eylül 1991’de Batı Trakya Türklerini temsil eden Dostluk Eşitlik ve Barış Partisini kurdu. Kurduğu partinin barajı geçememesi için Yunanistan seçim kanununu değiştirerek bir partinin meclise girmesi için % 3’ten fazla oy almak zorunluluğunu getirdi. 1993’te Yunanistan’ın getirdiği seçim barajı, sadece partiler için değil, bağımsız adaylar için de getirildi. Çünkü Batı Trakya Türklerinin Yunanistan düzeyinde oy oranı % 2-2,5 civarındaydı. Bu şekilde kurduğu partinin de kendisinin de meclise girmesi engellendi.

Tam da Lozan Antlaşmasının yıldönümü olan 24 Temmuz 1995’te Gümülcine’ye bağlı Susurköy yolunda şüpheli bir trafik kazasında 48 yaşında hayatını kaybetti.

Batı Trakya’da yaşayan Türklerin başta tapulu mülkleri olmak üzere özel mülkiyete konu mallarının kamulaştırılması, kendi dillerinde eğitim hakları, dinlerini özgürce yaşamak hakları, özgürce dini lider seçebilmek hakları vb ellerinden alınması gibi haksızlıklar/hukuksuzluklar nedeniyle, Batı Trakya Türklerinin yasal ve insani hakları için mücadele eden ve 48 yaşında şüpheli bir trafik kazasıyla hayatını kaybeden Dr. Sadık Ahmet’i sevgi, saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.

“Ben bir Türk olduğum ve bunu yüksek sesle dillendirdiğim, bu da yetmiyormuş gibi benim gibi olanların haklarını aradığım için hapse götürülüyorum. Eğer Türk olmak ve hak aramak suçsa, buradan tekrar ediyorum ki, ben öyle kalacağım. Bu mesajımla Batı Trakya Türk halkına sesleniyorum: Türk olduğunuzu ve yasal haklarınızı asla unutmayın; birgün mutlaka teslim edilecektir.” Ve,

“Benim önüme bir tabak güzel ve leziz yemek koyup da boynumdan çekeceklerse, dağdaki zayıf ancak özgür kurt gibi onurumla yaşamayı, hali vakti yerinde yaşayan köpeğinkine tercih ederim.” 

Diyerek onurlu liderliğini ve cesur/haklı mücadelesini haykıran Dr. Sadık Ahmet’e Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum. Allah senden razı olsun, mekanın cennet olsun cesur ve asil insan.

TRT, bu yılın (2021) Nisan ayında, Dr. Sadık Ahmet’in hayatını film/belgesel yapmak kararı aldığını açıkladı. Filmin çekimlerinin İstanbul, Makedonya ve Belçika’da yapılacağı belirtildi. 

Umarız hem merhum Dr. Sadık Ahmet’i ve haklı mücadelesini, hem de soydaşlarımızın maruz kaldıkları haksızlık ve hukuksuzlukları dünya kamuoyuna anlatan güzel bir film olur.