Hüviyet; bizde kimlik olarak karşılık bulur, batı dillerinde Person diğer anlamı ile maske demektir. Yani, hüviyet, kimlik esas itibari ile maske demektir. Modern insan ( batı insanı diyebilriz) Maskenin sakladığına yatırım yapar ve bu yüzden nevrotiktir. Gelişmemiş toplumlardaki insan maskeyi yani kimliğini allayarak pullar ve şişirmeye çalışır. Kendisini aslında hiç olmadığı yerde, zamanda ve cüssede göstermeye çalışır. Sosyal medya da bunun en güzel aracı olur ama hepsinin altında özüyle, kendiyle hesaplaşamayan insanın kendisini korumak için maskesi olan kabuğuna yatırım yapma çabasından başka bişey de değildir. Peki ne yapılabilir; yürümeye devam çünkü yol insanı terbiye eder. Bakmayın siz öyle yazdıklarıma gecenin terbiye etmediğini yol mu terbiye edecek. Gündüzün aydınlatmadığını yürümekmi terbiye edecek. Topraktan geldiğini unutan su mu temizleyecek. Hüviyetle şişmişlere nüfus kayıtları düştükten sonramı kimlik verilecek, hüviyet sadece suçluları ve iyileri bulmak içindir. Kim o suçlu ayağa kalk, kim o iyi ayağa kalk. Ne garip bir şey her ikiside ayağa kalkıyor. Yol insanı terbiye eder gecenin karanlığı gibi, gündüzün aydınlığı gibi..
Şişmiş egoların bulunduğu toplantılara katılmayı hiç istemiyorum.
Artık dalaverecilere ve çıkarcılara tahammül edemiyorum.
Başarılı olmuş insanların yerine geçmeye can atan şu kıskanç insanlara hiç tahammülüm kalmadı.
Üst düzey bir makam için yapılan kavgaların çirkin sonuçlarına tanık olmaktan nefret ediyorum.
İnsanlar içeriğe değil, sadece başlıklara bakar oldular. Benim zamanım ise, başlıklarla uğraşmayacak kadar değerli artık.
Öz'ü istiyorum, ruhumun acelesi var. Pakette şimdi daha da az şeker kaldı..
İnsan onurunu ve gerçekleri savunan, sorumluluktan kaçmayan, başarılarından dolayı şişinmeyen, kendi yanlışlarına gülebilen, vaktinden önce "oldum" demeyen, insan olmayı anlamış insanlarla yaşamak istiyorum.
Asıl olan, yaşamı değerli kılmış eylemlerinizdir.
Yaşamın sert darbelerinden yumuşak bir ruh ile çıkmayı başarabilmiş ve başkalarının yüreğine dokunabilen insanlarla olmak istiyorum.
Evet, olgunluğun bana getireceği o doluluğu hissetmek için acelem var.
Elimde kala.. bu yazını bir kısmı alıntı...