Manisa Bölgesi Veteriner Hekimler Odasının ev sahipliğinde Veteriner Hekimlerin sorunlarının masaya yatırıldığı istişare toplantısı Manisa Tarım Orman İl Müdürlüğü toplantı salonunda yapıldı. Toplantıya Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, Genel Sekreter Haluk Aşkaroğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Sağlam, Manisa Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Merter Yıldız ve Manisa’daki odaya üye ve serbest çalışan veteriner hekimler katıldı.

Toplantı öncesi açıklamalarda bulunan Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, “Geçtiğimiz hafta hem Malatya’da hem de Elazığ’da deprem felaketi yaşandı. Depremde de Türk Veteriner Hekimleri Birliği’ne üye olan veteriner hekimlerimiz gönüllü olarak ücretsiz bir şekilde depremden zarar gören, hastalanan ya da yaralanan hayvanlarla ilgili tedavi veriyorlar. Tabi kış şartlarında ahır şartları bulunmayan hayvanlar, uygun olan ahırlara taşınıyor. Tedavi noktasında sahada belki etkin olamadıkları konularda hastalıkla karşılaşınca da onları fakültelere götürmek suretiyle çalışmalara devam ediyorlar. Çok iyi bir çalışma içerisindeler. Buradan o hizmeti yürüten veteriner arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Sürekli de irtibat halindeyiz. Bu çalışma birliğimizin koordinatörlüğünde Malatya ve Elazığ’da başlatılan bir çalışma oldu. Bir süre daha devam edecek. Hayvanlar tamamen sağlığına kavuştuktan sonrasına kadar sürdürülecek. Önümüzdeki günlerde Elazığ ve Malatya’ya ikinci bir ziyaret yapmayı düşünüyoruz” dedi.

“CİDDİ TEDBİRLERİN ALINMASI GEREKİYOR”

Dünyada büyük bir paniğe neden olan ve hızla yayılmaya devam eden korona virüsü hakkında da açıklamalarda bulunan Eroğlu, “Korona virüs ailesi çok geniş bir virüs ailesi. Bu geçmiş yıllarda SARS, MERS gibi sürekli mutasyona uğrayan, değişkenlik gösteren bir virüs. Hayvansal kaynaklı olduğu üzerinde bilimsel tespitler var. Uluslararası kabuller de şu an bu şekilde. Biz baştan beri Türk Veteriner Hekimleri Birliği olarak insan sağlığı gerekse de hayvan sağlığı, insanların sağlıklı beslenmesi, hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklara karşı gerekli önlemlerin alınması ve bunun da sadece bir lokal anlamda değil ülkesel anlamda alınacak tedbirler var ama uluslararası alanda yani dünya genelinde bütün uluslararası kuruluşların bir araya gelerek bir dünya projesini ortaya koymaları gerekiyor çünkü bu hastalıklar sınır aşan hastalıklar. Bugün Çin’de yarın başka bir yerde. Dünya küçüldü. Ulaşım, seyahat bir entegrasyon söz konusu. Onun için bu bir virüs salgını. Hastalığın semptomlarına göre daha öncesi SARS, MERS de olduğu gibi solunum yollarını etkiliyor. Bunun bir tedavisi ve aşısı yok. Bu yeni bir gelişme. Burada önemli olan koruyucu tedbirlerin sağlıklı beslenmenin, bunu yaparken mikrobiyal bulaşmaların olmaması için hangi tedbirlerin alınması gerekiyorsa alınmalı. Biz insanlarımıza bunları tavsiye ediyoruz. Korunma tedbirlerine hassas bir şekilde uyulmalı. İnsanlarımızın bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Bizim gibi STK’lar, gerekse kamu kurumları, Sağlık Bakanlığı, Tarım Bakanlığı gerekli hassasiyeti göstermeli ki gösteriyor. 21. yüzyıl sınır ötesi dediğimiz, sınır aşan hastalıklardan korona virüsü bunlardan sadece bir tanesi. Geçmişte de bunların örnekleri yaşandı. Bu konuda çok ciddi tedbirlerin alınması gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü, Dünya Veteriner Hekimleri Birliği, Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü, Birleşmiş Milletler Gıda Örgütü gibi kuruluşların uluslararası bir programı ortaya koyması gerekiyor. Filan ülkede olmadı diye orada da olmayacak diye bir şey yok. Dünya genelinde bir hassasiyetin ortaya konulması gerekiyor. Uluslararası kuruluşlar çok değişik açıklamalar yapıyor. İlk başta çok ilgisiz kalındı. Biz ilk korona virüsü salgını ortaya çıktığında birlik olarak detaylı bir basın açıklaması yaptık ve alınması gereken tedbirleri dile getirdik. Bu konuda dikkat etmek gerekiyor” diye konuştu.

(İHA)