Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, resmi temaslarda bulunmak üzere geldiği geldiği Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de değerlendirmelerde bulundu. Ziyaretinin amacına değinen Şentop, "Dün malumunuz 18 Ekim Azerbaycan’ın bağımsızlık günüydü. Biz de bugünü dikkate alarak aslında seyahatimiz planlamıştık. Biliyorsunuz gerek Türkiye’de gerek Azerbaycan’da siyasi bir gelenek var. Üst makamlarda göreve başlayanlar, seçilenler ilk ziyaretlerini Türkiye’de ise Azerbaycan’a, Azerbaycan’da ise Türkiye’ye yaparlar. Bu münasebetle benden önce seçilmiş olduğu için Milli Meclis Başkanı Sayın Sahibe Gafarova Hanımefendi de ilk yurt dışı ziyaretini 10-12 Eylül’de Türkiye’ye bir ziyaret yaptı . Ben de bu bağımsızlık gününü dikkate alarak o zaman planlamıştık 18 Ekim’de başlayan bir ziyareti" dedi.

Şentop, ziyaretinin 27 Eylül’den itibaren Ermenistan’ın başlattığı saldırılar ile daha anlamlı hale geldiğini belirtti.

"Azerbaycan’ın bağımsızlık gününü tekrar tebrik ediyorum" diyen TBMM Başkanı Şentop, "İnşallah ilelebet ebediyete kadar bağımsız ve hür Azerbaycan’ı, Azerbaycan bayrağının dalgalandığı bu toprakların bağımsızlığını ve hürriyetini Cenab-ı Allah’tan niyaz ederim" diye konuştu.

Azerbaycan bugünlerde çok önemli mukaddes bir mücadele yürüttüğünü dile getiren Şentop, "İşgal altında olan vatan topraklarını kurtarmak için bir mücadele yürütüyor. Dağlık Karabağ başta olmak üzere Ermenistan işgali altındaki toprakların bir an önce azad olması, hür hale gelmesi için yürütülen bu mücadeleyi de Türkiye sadece devlet olarak, devlet yöneticileri olarak değil, 83 milyon Türk vatandaşımızın canı gönülden desteklediğini, dualarını, temennilerini Azerbaycan ile Azerbaycan ordusu ile beraber olduğunu burada çok açık bir şekilde ifade etmek isterim" ifadelerini kullandı.

Şentop, "Buradan özellikle başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını getirdim. Azerbaycan Türkiye arasındaki ilişkiler dünyada iki ülke arasında benzeri olmayan mahiyette ilişkilerdir. Biz bunu çok basit bir ifadeyle ama çok açık anlamlı bir ifade ile ortaya koyuyoruz ve diyoruz tek millet iki devlet. Bu sadece kuru bir slogandan ibaret değil, bunu her alanda diplomasiden sahadaki gelişmelere kadar bugün ve geçmişte somut tezahürlerini gördük, gösterdik hep beraber" dedi.

TBMM Başkanı Şentop, "1918’de Bakü’nün istikrarı için mücadele eden Kafkas İslam Ordusu’nda burada savaşıp mücadele eden, şehit olan vatandaşlarımız var ve bunlar Türkiye’de 34 farklı şehirden buralara gelmiş istiklal için Azeri kardeşlerimizle mücadele etmek için gelmiş insanlarımız. Yani biz birlikte Azerbaycan için mücadele etmişiz, kan dökmüşüz, can vermişiz" şeklinde konuştu.

"Sadece dost olduğumuz için değil, ikinci olarak da Azerbaycan haklı olduğu için yanındayız"

"Bizim kardeşliğimiz, dostluğumuz hem dün geçmişten geliyor, gem bugün var ve bundan sonra da daima ebediyete kadar olacak bir dostluk" diyen Şentop, "Bu bakımdan biz Azerbaycan’ın yanındayız, dost olduğumuz için yanındayız. Ama sadece dost olduğumuz için değil, ikinci olarak da Azerbaycan haklı olduğu için yanındayız. Çünkü bu dava Azerbaycan’ın hem tarihi hem hukuken sonuna kadar haklı olduğu bir davadır. Dağlık Karabağ hiçbir zaman Azerbaycan’dan ayrı bir yer olmamıştır" ifadelerini kullandı.

Azerbaycan’ın uluslararası hukuk bakımından da haklı olduğuna dikkat çeken Şentop, "Biz Azerbaycan’ı sevdiğimiz için söylüyorsak bizim söylediklerimizi bir kenara bırakalım, birçok uluslararası kuruluş bunu ifade etmiştir. Birleşmiş Millet Güvenlik Konseyi’nin muhtelif kararları vardır" dedi.

Şentop, "Üç kararı daha var, hepsinde de Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğu ifade ediliyor, Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarında işgalci olduğu açıkça ifade ediliyor. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin aynı şekilde 1416 sayılı kararı var, o kararda Ermenistan’ın işgalci olduğu Azerbaycan topraklarında ifade ediliyor. Avrupa Parlamentosu’nun kararı var, AGİT’in kararları var. Dolayısıyla sadece Türkiye değil, bütün uluslararası kuruluşların bütün kararlarında Ermenistan işgalci olarak nitelendiriliyor ve Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan’ın toprağı olduğu ifade ediliyor. Dolayısıyla Azerbaycan hem tarih, hem hukuk bakımından da haklıdır" dedi.

"SİVİLLERİ HEDEF ALAN SALDIRILAR SAVAŞ SUÇUDUR"

Ermenistan’ın devam eden çatışmalarda sivillere yönelik gerçekleştirdiği saldırılara da değinen Şentop, "Ermenistan’dan Gence’ye yapılan saldırıları görüyoruz. Bu bir savaş suçudur. Savaş zamanında da sivilleri hedef alan saldırılar savaş suçudur. Belki bugün değil ama yarın, öbür gün ama mutlaka savaş suçu işleyenlerin yargılandığı bir dünyada yaşıyoruz" diye konuştu.

Şentop, "Bugün bu savaş suçlarını işleyenler, Ermenistan yetkilileri, sivillere saldırı talimatı verenler mutlaka en kısa zamanda yargılanacaklardır. Bugün yaptıklarına göz yumanlar da suç ortağıdır" ifadelerini kullandı.

Ermenistan’ın bölge barışı için tehdit olduğunu ifade eden Şentop, “Azerbaycan’ın yanında yer alma sebebimiz dostluğu, ilave olarak haklı olması sebebiyledir, üçüncü husus olarak bölge barışını tehdit eden Ermenistan’a karşı yürüttüğü mücadelenin bölge barışı bakımından önemlidir” dedi.

AGİT MİNSK GRUBUNA ELEŞTİRİ

Şentop, “30 senedir bu sorunları çözmek için oluşturulmuş bir MİNSK grubu var. Bunun eş başkanları var. Bu eş başkanların Ermenistan’a silah yardımı yaptığını bütün dünya biliyor. Yardımı diyorum çünkü Ermenistan’a para ile satılmıyor bu silahlar. Alacak parası yok. Bunlar bağışlanıyor Ermenistan’a" şeklinde konuştu.

Şentop, "Hem işgalci olan tarafa, saldırgan olan tarafa destek veriyorsanız siz bu sorunu nasıl çözeceksiniz? 30 senedir çözülmemesinin sebebi budur. Çözme niyetleri yok başından beri. Onlar taraf tutuyorlar" dedi.

ABD’ye de tepki gösteren Şentop, "Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanının tuhaf bir açıklaması var. Ya haritayı bilmiyor ya da tarih bilmiyor. Coğrafya veya tarih bilgisi veya ikisi de eksik. Ne diyor. Ermenistan umarım kendisini savunabilir. Neyi savunacak zaten işgalci, olduğu topraklarda. Kendi topraklarını savunmuyor, Azerbaycan topraklarını gasp etmiş. Bu topraklarda gasba, işgale, saldırganlığa devam edeceğim diye duruyor. Savunma değil, saldırganlık içerisinde Ermenistan. Kendini savunur demek tarih ve coğrafya bilgisinin eksikliğine dayanıyor veya niyeti kötü" ifadelerini kullandı.

(İHA)