Diyarbakır masaj Aksaray masaj Afyon masaj Amasya masaj Bolu masaj Burdur masaj Elazığ masaj Erzincan masaj Erzurum masaj Düzce masaj Edirne masaj Isparta masaj Giresun masaj Karabük masaj Kastamonu masaj Sinop masaj Kırıkkale masaj Kırklareli masaj Kırşehir masaj Mardin masaj Nevşehir masaj Niğde masaj Ordu masaj Osmaniye masaj Rize masaj Tokat masaj Zonguldak masaj Uşak masaj Yozgat masaj Bingöl masaj
escort bayan İstanbul escort İzmir escort Kahramanmaraş escort Kastamonu escort Kayseri escort Kıbrıs escort Kırklareli escort Kocaeli escort Konya escort Kütahya escort Erbaa escort Erdemli escort Ereğli escort Erenler escort Ergene escort Esenler escort Esenyurt escort Eskil escort Espiye escort Eyüpsultan escort Eyyübiye escort Fatih escort Fatsa escort Fethiye escort Finike escort Gaziemir escort Gaziosmanpaşa escort Gazipaşa escort Gebze escort Gediz escort Gelibolu escort Gemerek escort Gemlik escort Geyve escort Gölcük escort Gönen escort Görükle escort Güllük escort Gümbet escort Gümüşlük escort Güngören escort Gürsu escort Haliliye escort Hendek escort Horasan escort Ilgın escort İlkadım escort İncirliova escort İnegöl escort İskenderun escort İzmit escort İznik escort Kadirli escort Kadıköy escort Kadınhanı escort Kağıthane escort Kahramankazan escort Kangal escort Kapaklı escort Karabağlar escort
www.vipeskortmodel.com Gaziantep escort Denizli escort Adana escort Hatay escort Aydın escort İzmir escort Ankara escort Antalya escort Bursa escort İstanbul escort Kocaeli escort Konya escort Muğla escort Malatya escort Kayseri escort Mersin escort Samsun escort Sinop escort Tekirdağ escort Eskişehir escort Yalova escort Rize escort Amasya escort Balıkesir escort Çanakkale escort Bolu escort Erzincan escort Van escort Yozgat escort Zonguldak escort Afyon escort Adıyaman escort Bilecik escort Aksaray escort Ağrı escort Bitlis escort Siirt escort Çorum escort Burdur escort Diyarbakir escort Edirne escort Düzce escort Erzurum escort Kırklareli escort Giresun escort Kilis escort Kars escort Karabük escort Kırıkkale escort Mardin escort Kırşehir escort Maraş escort Manisa escort Muş escort Kastamonu escort Ordu escort Nevşehir escort Sakarya escort Osmaniye escort Şanliurfa escort Sivas escort Trabzon escort Tokat escort Ardahan escort Bartın escort Karaman escort Batman escort Bayburt escort Bingöl escort Elazığ escort Gümüşhane escort Hakkari escort Isparta escort Uşak escort Igdır escort Şırnak escort
Bodrum escort Kuşadası escort Marmaris escort İzmit escort Mecidiyeköy escort Bornova escort Alanya escort Arnavutköy escort Ataşehir escort Başakşehir escort Esenler escort Esenyurt escort Fatih escort Gaziosmanpaşa escort Kağıthane escort Kartal escort Küçükçekmece escort Maltepe escort Sarıyer escort Pendik escort Sultangazi escort Ümraniye escort Zeytinburnu escort Adapazarı escort Aksu escort Anamur escort Antakya escort Atakum escort Belek escort Beykoz escort Buca escort Çankaya escort Çorlu escort Dalaman escort Edremit escort Erdemli escort Gaziemir escort Gazipaşa escort Gölcük escort Gümbet escort Gümüşlük escort İlkadım escort İnegöl escort İskenderun escort Karşıyaka escort Kaş escort Kavaklıdere escort Keçiören escort Kepez escort Konak escort Konyaaltı escort Köyceğiz escort Menderes escort Menemen escort Menteşe escort Mezitli escort Ödemiş escort Odunpazarı escort Osmangazi escort Pamukkale escort Şahinbey escort Serdivan escort Seyhan escort Side escort Şile escort Silifke escort Silivri escort Tarsus escort Tire escort Torbalı escort Toroslar escort Turgutreis escort Yalıkavak escort Bandırma escort Çerkezköy escort Kahramankazan escort Elbistan escort Milas escort Polatlı escort Çarşamba escort Ceyhan escort Nazilli escort Söke escort İznik escort Susurluk escort Melikgazi escort Yıldırım escort Bafra escort Akçaabat escort Salihli escort Akhisar escort Soma escort Turgutlu escort Yatağan escort Köyceğiz escort Merzifon escort Lüleburgaz escort Sandıklı escort Gelibolu escort Çan escort Dörtyol escort
İstanbul masöz Avrupa masöz Maltepe masöz Mecidiyeköy masöz Kadıköy masöz Etiler masöz Beşiktaş masöz Bakırköy masöz Anadolu Yakası masöz Ataşehir masöz Beylikdüzü masöz İstiklal masöz Beykoz masöz Bayrampaşa masöz Başakşehir masöz Bahçeşehir masöz Bahçelievler masöz Bağcılar masöz Avcılar masöz Ataköy masöz Çekmeköy masöz Çatalca masöz Büyükçekmece masöz Beyoğlu masöz Kurtköy masöz Küçükçekmece masöz Kemerburgaz masöz Halkalı masöz Güngören masöz Gaziosmanpaşa masöz Fatih masöz Eyüpsultan masöz Esenyurt masöz Esenler masöz Şişli masöz Şirinevler masöz Silivri masöz Sarıyer masöz Sancaktepe masöz Pendik masöz Nişantaşı masöz Merter masöz Zeytinburnu masöz Üsküdar masöz Tuzla masöz Taksim masöz Sultangazi masöz Sultanbeyli masöz Sultanahmet masöz Denizli çelik çatı
Bugun...



Cumhurbaşkanı Erdoğan Stav Dergisi’ne konuştu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İdlib’de yoğunlaşan saldırıların ardından 250 bin kişi daha ülkemiz sınırına geldi. Bu katliamların devam etmesi halinde sayı da artacaktır. Ancak Türkiye’nin yeni bir düzensiz göç dalgasını tek başına göğüslemesi artık mümkün değildir” dedi.

facebook-paylas
Güncelleme: 29-01-2020 18:56:55 Tarih: 29-01-2020 18:00

Cumhurbaşkanı Erdoğan Stav Dergisi’ne konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek’te yayımlanan Stav Dergisi’ne verdiği mülakatta gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı. “Mülteci krizini Avrupa Türkiye’ye mi yüklemeye çalışıyor?” sorusu üzerine Erdoğan, mülteci meselesine daima insanı ve vicdanı merkeze alan bir anlayışla yaklaştıklarını belirterek, “Suriye krizinin ilk anlarından itibaren din, dil, mezhep, köken ayrımı gözetmeden kapımıza gelen herkesi bağrımıza bastık. Suriye içinde yerlerinden edilmiş 3 milyonu aşkın kişiye resmi kurumlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımız vasıtasıyla düzenli yardımda bulunduk. Türkiye, hâlihazırda dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ve milli gelire oranla dünyanın en cömert ülkesidir. Hal böyleyken imkanları bizden kat be kat fazla olan Avrupa ülkeleri, Suriye konusunda maalesef iyi bir sınav veremedi. Ülkemize verilen sözler yerine getirilmedi. Mazlumlara sahip çıkmak yerine dikenli tel örgülerin arkasına saklanmayı tercih ettiler. Hatta Ege ve Akdeniz’de düzensiz göçlerle mücadele edilirken, botların batırılması, şişlenmesi, bu insanların denizin ortasında ölüme terk edilmesi gibi insanlık dışı hadiselerle karşılaştık. Türkiye, şu an 3,7 milyonu Suriyeli olmak üzere yaklaşık 5 milyon sığınmacıyı topraklarında misafir ediyor. İdlib’de yoğunlaşan saldırıların ardından 250 bin kişi daha ülkemiz sınırına geldi. Bu katliamların devam etmesi halinde sayı da artacaktır. Ancak Türkiye’nin yeni bir düzensiz göç dalgasını tek başına göğüslemesi artık mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, “Türkiye’nin askeri operasyonlarına neden karşı çıkıldı? Birileri Suriye’de ve Türkiye’nin sınırında savaşın devam etmesini mi istiyor, diğer ülkelerin çıkarları nedir?” şeklinde yöneltilen soruya ise şu cevabı verdi:

“Suriye meselesine bazı ülkeler sadece çıkar, güç ve petrol merceğinden bakıyor. 1 milyon insanın hayatını kaybettiği ve 12 milyon Suriyelinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı böylesi büyük bir insani trajediyi fırsata çevirmenin peşindeler. Nitekim bunu kamuoyu önünde de farklı vesilelerle deklare ettiler. Tek gündemlerinin petrol kaynaklarını ele geçirmek olduğunu açıkça söylediler. Güney sınırımız boyunca kurulmaya çalışılan terör koridorunun gerisinde de bu niyetler vardı. Türkiye, PKK/YPG terör kuşağıyla adeta boğulmak istendi. Ancak biz planları son 3 yılda düzenlediğimiz 3 başarılı harekâtla akamete uğrattık. 8 bin 300 kilometrekarelik alanı DEAŞ’lı ve PKK/YPG’li teröristlerden temizleyerek, güvenli hale getirdik. Ülkemizin güvenli hale getirdiği bu bölgelere şimdiye kadar 375 bin Suriyeli gönüllü ve güvenli bir şekilde geri döndü. Şimdi bu çabaları bir üst aşamaya taşıyoruz. Barış Pınarı Harekât bölgesinde kurmayı planladığımız şehirlerle, bu sayının 1 milyonu, hatta 2 milyonu bulacağına inanıyoruz. Planımızı hem 74. BM Genel Kurulunda hem de Küresel Mülteci Forumunda muhataplarımızla paylaştık. Birlemiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği ile diyalog halindeyiz. Temennimiz, Suriyeli mazlumların vatan hasretini bitirecek bu projemize sahip çıkılması ve destek verilmesidir.”

“Filistin meselesi konusunda Türkiye’nin görüşlerine destek veren ülkeler var mı? Myanmar için daha kalıcı bir şeyler yapılamaz mı?” sorusuna karşılık Erdoğan, Filistin meselesinin Türkiye’nin en önemli dış politika önceliklerinden biri olduğunu belirterek, “1967 sınırları içinde bir Filistin Devletinin kurulması için her zeminde mücadele yürütüyoruz. İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanlığımız sırasında, ilk kıblemiz Kudüs’e yönelik İsrail saldırıları karşısında hassasiyetimizi de ortaya koyduk. İsrail yönetiminin dünyanın en büyük açık hava hapishanesine çevirdiği Gazze’deki kardeşlerimizin yükünü hafifletmek için gayret gösteriyoruz. Bu konuda, sağ olsun, Katar da bize katkı sunuyor. Ancak Müslümanlar olarak hala ümmetin meselelerinde dayanışma içinde hareket edemiyoruz. Müslümanların bu dağınıklığı en fazla zalimlere cesaret veriyor. 1,7 milyarlık İslam alemi, Myanmar’dan Filistin’e, Türkistan’dan Afrika’ya kadar dünyanın farklı köşelerinde kardeşlerimizin zulüm görmesine mani olamıyor. Arakan’da tüm dünyanın gözleri önünde Rohingyalara karşı işlenen soykırım bunlardan sadece biridir. Uluslararası Adalet Divanında Gambiya’nın başlattığı, bizim de çok güçlü destek verdiğimiz ‘Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımın soruşturulması’ sürecini bizzat takip ediyoruz. Soruşturma sürecinin, failleri ortaya çıkarmasını temenni ediyoruz. Tabi bunun yanında bizlerin Rohingyalara sahip çıkması gerekiyor. Dünyanın en mazlum halklarından biri olan Rohingyaların kendi topraklarında, özgür, güvenli ve müreffeh bir şekilde yaşaması için hep birlikte çalışmamız lazım” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin Libya ile yaptığı anlaşmaya ilişkin sorulan bir soruyu ise Erdoğan, şu sözlerle yanıtladı:

“Türkiye olarak Libya konusunda muhatabımız, BM tarafından da tanınan Milli Mutabakat Hükümeti ve Başbakanı Sayın Serraj’dır. Binlerce yıllık köklü ilişkilere sahip olduğumuz Libya, bizim aynı zamanda Akdeniz’de komşumuzdur. Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon kaynaklarının aranması ve işletilmesinde, ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin devre dışı bırakılmasına seyirci kalamazdık. Nitekim geçen ay imzaladığımız iki muhtırayla Libya ile iş birliğimizi en üst seviyeye taşıdık. ‘Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası’ ile ‘Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası’ ülkemize çok önemli stratejik kazanımlar sağlamıştır. Türkiye’yi Akdeniz denkleminin dışına atma projeleri, bu adımlarla akamete uğramıştır. Bu anlaşmalar, uluslararası hukuka ve Birleşmiş Milletler sözleşmelerine de uygundur. Ege’nin ve Akdeniz’in sahibi, bu denizlere kıyıları olan ülkelerin tamamıdır. En uzun kıyı sahibi ülke olarak biz de buradaki haklarımızı korumak için sonuna kadar, tüm imkânlarımızla mücadele etmekte kararlıyız.”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine yönelik sorulan soruya karşılık Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Türkiye’de artık sistem tartışmaları bitmiştir. Milletimiz tarihinde ilk defa tamamen demokratik yollarla yönetim sistemini değiştirmiştir. 16 Nisan halk oylamasında kabul edilen, 24 Haziran 2018 seçimleriyle uygulamaya giren yeni yönetim sistemi, milli iradeyi güçlendirmiş, istikrar ve hızlı karar alma kabiliyeti kazandırmıştır. Son 1,5 yılda karşılaştığımız birçok badireyi başarıyla atlatabilmemizde, sistemin bize sağladığı yeni imkanların çok büyük katkısı olmuştur. Elbette her yenilikte olduğu gibi burada da eski alışkanlıklardan kaynaklanan bazı pürüzler çıkmaktadır. Özellikle eski sistemden nemalanan çevrelerin yeni sistemi kabullenmeleri ve içselleştirmeleri zaman almaktadır. Uygulamadan kaynaklanan pürüzlerin giderilmesi amacıyla geçen yıl Cumhurbaşkanı Yardımcımızın başkanlığında bir heyet kurduk. Tüm kurumlarımızdan temsilcilerin içinde yer aldığı bu heyetin tespit ve tavsiyelerine göre sistemi daha da iyileştiriyoruz.”

Kurulan ve kurulmakta olan partilere ilişkin ise Erdoğan, “Yeni partiler meselesine gelince, siyasi partiler demokrasinin ana aktörlerinden biridir. Şu an ülkemizde 80’e yakın siyasi parti bulunuyor. Bu sayıya eklemeler olabileceği gibi zamanla eksilmeler de olabilir. Siyasetin doğasında bu gayet normaldir. Nitekim son 17 yılda çok büyük medya kampanyalarıyla kurulan kimi oluşumlar, daha ilk seçimde millet tarafından sandığa gömülmüştür. AK Parti olarak biz başkasına değil, kendimize bakıyor, kendi gündemimize odaklanıyoruz. Milletimize olan sözlerimizi yerine getirmenin mücadelesini veriyoruz” açıklamasını yaptı.

Erdoğan, “Bosna Hersek’in NATO Yolu’nu desteklediğinizi bugüne kadar birçok kez ifade ettiniz. Ancak, Türkiye’nin NATO’daki konumu eskisi gibi güçlü mü? Özellikle S-400 alımı konusundaki Amerika’nın tutumundan bahsediyoruz?” şeklindeki soru üzerine, “2019 yılı NATO’nun kuruluşunun 70’inci, Türkiye’nin de İttifaka katılışının 67’nci yıl dönümüydü. Türkiye, son 67 yıldır NATO’ya en kapsamlı katkıları yapan, müttefikleriyle dayanışma içinde hareket eden ülkelerin başında geliyor. Bosna, Kosova ve Makedonya’daki NATO misyonlarının yanı sıra Afganistan’da da barışın inşasında önemli bir rol üstlendik. Ülkemizin NATO’daki önemi, gücü ve etkinliği tartışma götürmezdir. Öte yandan Türkiye’nin farklı ülke ve bölgelerle geliştirdiği ilişkiler birbirinin alternatifi değil, tamamlayıcısıdır. Ülkemizin egemenlik haklarına giren S-400’ler meselesi üzerinden yapılan tartışmaları biz doğru bulmuyoruz. NATO İttifakı çerçevesinde, milli güvenliğimizi tahkim gayesiyle attığımız adımları, kendi mecrasında değerlendirmek gerekir. NATO Genel Sekreteri de bu meselede ülkemizi destekleyen, bizim tezlerimize müzahir beyanlarda bulunmuştur. S-400 meselesi, Türkiye’nin güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak üzere attığı bir adımdır. NATO ve F35’lerle menfi anlamda herhangi bir ilişkisi yoktur” açıklamasında bulundu.

“17-25 Aralık operasyonu, Gezi eylemleri, en son darbe teşebbüsü... Son dönemde Türkiye birçok süreci atlattı, birçok ülke de Türkiye’nin bu süreçlerin altından kalkamayacağını düşündü. Peki, Türkiye’nin bugün gerçek siyasi ve ekonomik durumu nedir? Ne kadar etkilendi, ne kadar toparlandı?” sorusu üzerine Erdoğan, şu cevabı verdi:

“Bahsettiğiniz bu saldırılar sadece şahsımızı, partimizi ve hükümetimizi değil, demokrasimizi ve Türk milletinin tamamını hedef almıştır. Bunların hepsi farklı araçlar vasıtasıyla gerçekleştirilmek istenen birer darbe girişimidir. Milletimiz bu gerçeği gördüğü için bu süreçlerin hiçbirinde bizleri yalnız bırakmamıştır. Son 6 yılda yaşadığımız her hadisede vatandaşlarımız, gerekirse kanı ve canı pahasına iradesine, hükümetine ve vatanına sahip çıkmıştır. Böyle çelikten bir iradeyi yıkabilecek hiçbir güç yoktur. Nitekim ekonomimiz 2018 yılındaki kur saldırısından sonra yeniden toparlanma sürecine girdi. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın açıkladığı Yeni Ekonomi Programıyla farklı bir ivme kazanıldı. Enflasyon düşmeye, yatırımlar artmaya, sanayinin çarkları tekrar işlemeye başladı. Konut satışları 2019 Kasım ayında yüzde 54,4 ve otomobil satışları ise yüzde 3,5 arttı. Keza ekonomik güven endeksi yüzde 2,6 oranında artarak 93,8’e çıktı. Üçüncü çeyrekteki yüzde 0,9’luk pozitif büyümeyle ülkemiz tekrar büyüme dönemine girdi. Ekim ayında sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,8 artarken, perakende satış hacmi yüzde 5,9 arttı. Geçen yılın Kasım ayında yüzde 21,6 olan enflasyon, bu sene yarı yarıya gerileyerek yüzde 10,6 olarak gerçekleşti. Aynı şekilde 2019 senesinde ihracatta 180 milyar doları yakalayacağımıza inanıyoruz. Turizmde de tarihimizde ilk defa 50 milyon turistin üzerine çıkacağımızı hesaplıyoruz.”

FETÖ ile mücadele kapsamında sorulan bir soruya, FETÖ’nun dünyanın en sinsi ve karanlık yapılanmalarından bir tanesi olduğunu kaydederek, “Bu örgüt 251 vatandaşımızı şehit ettiği, 2.193’ünü yaraladığı 15 Temmuz darbe girişimiyle kanlı ve kirli yüzünü ortaya koymuştur. Örgüt için sözde eğitim kurumları militan devşirme ve finans araçlarıdır. Ülkemizde de 40 yıl boyunca örgüt okullar ve dershaneler aracılığıyla çok ciddi imkânlar elde etmiştir. FETÖ’nün tehdit unsuru olmaktan çıkarılmasında örgüte ait bu kurumlarının kapatılması son derece önemlidir. Diğer türlü örgütün genç dimağları zehirlemesine engel olunamaz. Örgütün eğitim, kültür, sivil toplum gibi farklı kisvelerle varlığını sürdürme çabalarını aslında yeni terör eylemlerinin hazırlığı olarak görmek gerekir ve bu tür faaliyetlere karşı her daim uyanık olunmalıdır. Bu gerçeğin farkına varan çok sayıda dost ve müttefik ülke, FETÖ ile iltisaklı yapıları kapatmakta veya örgüte ait okulları Türkiye Maarif Vakfına devretmektedir. Şimdiye kadar 18 ülkede 219 okul Maarif Vakfına devredilmiştir. Zamanla bu sayının artacağına inanıyoruz” dedi.

Bosna Hersek’in Türkiye için ne ifade ettiği yönündeki soruya karşılık Erdoğan, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin ortak bir tarihi, coğrafyayı ve kaderi paylaştığı Balkan coğrafyasına sırtını dönmesi düşünülemez. Maalesef, 90’lar boyunca Balkanlarda hepimizin yüreğini burkan, içini acıtan olaylara şahit olduk. Üzerinden çeyrek asır geçse de Srebrenica Katliamının acısı halen tazedir. Ancak Balkanlar tarihten ders çıkararak yaşadığı tüm acılara, sıkıntılara rağmen, son 25 yılda istikrar, güvenlik ve barış yolunda çok ciddi mesafe kaydetti. Biz de Türkiye olarak bu sürece destek olduk. Ülkemizin Balkanlara yönelik yaklaşımının çerçevesini, bölgesel sahiplenme, saygı ve kapsayıcılık ilkeleri oluşturmaktadır. Türkiye’nin Balkanlar’da istikrar ve kalkınmanın temini, barışın pekiştirilmesi dışında hiçbir özel gündemi yoktur. Bu politika, hiçbir etnik ve dini unsuru ötekileştirmeden, birlikte var olmanın ve birlikte kazanmanın mümkün olduğunu herkese göstermiştir. Her ne kadar kaostan ve gerilimden beslenen bazı odaklar, bu barış ve istikrar ortamından rahatsız olsa da aklıselimle hareket eden herkes Türkiye’nin bu çabalarını memnuniyetle karşılamaktadır.”

“Bosna Hersek’teki bazı medyalarda sık sık gördüğümüz bir eleştiri var: ’’Türkiye Sırbistan’da yatırım yapıyor, Bosna’ya ise sevgi veriyor’’ şeklinde. Bu argümana örnek olarak da Türkiye’nin Sırbistan’da açtırdığı fabrikalar gösteriliyor. Bu eleştirilere yorumunuz nedir?” sorusuna Erdoğan, “Bu iddialar kesinlikle doğru değildir. Türkiye, bağımsızlığından bu yana geçen sürede en sıkıntılı anlarında dahi Bosna-Hersek’i yalnız bırakmamıştır, asla bırakmayacaktır. 8 Ekim 2019 tarihinde Sırbistan, Bosna-Hersek ve Türkiye liderleri olarak Belgrad-Saraybosna Otoyolu Projesi’nin temel atma törenini gerçekleştirdik. İlk etabı 250 milyon dolar değerindeki projeyle, bölgedeki ticari, ekonomik, kültürel, insani ilişkilerin güçlenmesini hedefliyoruz. Bize göre bu sadece bir yol projesi değil, her yönüyle bir barış projesidir. Türkiye’nin Bosna-Hersek’teki doğrudan yatırımlarının toplamı ise 250 milyon dolara yaklaşmıştır. 700 milyon doları bulan toplam ticaretimizde kısa vadede hedefimiz 1 milyar dolardır. 2014 yılındaki sel felaketinden sonra başlattığımız et ithalatı Bosna Hersek’te hayvancılığın ve besiciliğin gelişmesine ciddi katkılar yapmıştır. Aynı şekilde TİKA ve diğer kurumlarımızda kalkınma odakları yardımlarıyla Bosnalı kardeşlerimizin yanındadır” yanıtını verdi.

Erdoğan, “TİKA, Yunus Emre, Ziraat Bankası, Vakıflar Genel Müdürlüğü gibi Türkiye kurumlarının Bosna Hersek’te yaptıkları onca tarihi, turistik yapılar, öğrenci yurtları gibi şeyler, Bosna’ya en çok yatırım yapan ülkeler sıralamasında, yatırım olarak sayılmıyor. Bunu bir eksiklik olarak görüyor musunuz?” şeklindeki soruya şöyle yanıt verdi:

“Türkiye’nin Bosna Hersek’te 13 önemli yatırımı var. Ziraat Bank 32 şubesiyle Bosna Hersek’in bankacılık sektöründe önemli rol oynuyor. Komşu ülkeleri saymazsak, Bosna Hersek’e gelen turistler bakımından Türkiye birinci sıradadır. Ancak Bosna-Hersek’in sunduğu ekonomik ve ticari imkanların çok daha yakından tanınması, tanıtılması gerekiyor. Türk yatırımcılar için Bosna-Hersek, Avrupa’ya açılan bir kapıdır. Ülkelerimiz arasında çifte vergilendirmenin önlenmesi ve Serbest Ticaret Anlaşması gibi ikili ticareti kolaylaştıran pek çok anlaşma var. Siyasi istikrarla beraber Türkiye’nin Bosna-Hersek’teki yatırımlarının daha da artacağına inanıyorum. Bu konuda biz elimizden gelen gayreti göstermeye hazırız.”

Geçenlerde Srebrenica Soykırımını inkar eden, Miloşeviç’e destek veren Handke’ye verilen Nobel ödülü ile ilgili Erdoğan, “Nobel Edebiyat Ödülünün, binlerce Müslümanın kanını döken bir caniyi savunan, destekleyen, hatta öven bir şahsa layık görülmesi utanç vericidir. Kirli ve kanlı siciline rağmen bu şahsı ödüllendirenler, 25 yıl önce Bosna’da işlenen soykırıma da ortak olmuşlardır. Nobel Komitesi, hem edebiyat hem de barış ödülü alanında daha önce de benzer vahim kararlara imza atmıştır. Ortada küresel barış ve istikrar adına hiçbir başarısı olmayan, hatta eline masumların kanı bulaşmış kimi siyasetçiler, bu komite tarafından ödüle layık görülmüştür. Bu şahsın, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin kabul edildiği 10 Aralık İnsan Hakları Gününde ödüllendirilmesi ise ayrı bir garabettir. Acaba bu şahıs Boşnakları değil de İngiliz’i, Alman’ı, Fransız’ı, İtalyan’ı veya Norveçliyi katleden birini övseydi, Nobel Komitesi yine bu şekilde davranabilir miydi? Holokost’u öven bir şahsı ödüllendirmeye cesaret edebilirler miydi? Elbette hayır. Fakat söz konusu Müslümanlar olunca, bu tarz utanç verici skandallara rahatça imza atılabiliyor” değerlendirmesinde bulundu.

“Bosna Hersek’le olan ilişkinizde sık sık bahsedilen bir mesele var, o da rahmetli Aliya İzetbegoviç’in emaneti. O andan bu kadar yıl geçtikten sonra bu emanet sizin için ne ifade ediyor?” sorusuna Erdoğan, “Merhum Aliya İzetbegoviç sadece Bosna-Hersek’in değil, İslam dünyasının son asırda yetiştirdiği en büyük mütefekkir, siyasetçi ve dava adamlarından birisidir. O, savaş meydanlarında cesur bir asker, ailesine müşfik bir baba, arkadaşlarına aziz bir dost, milletini bağımsızlığa taşıyan bilge bir liderdi. Aliya İzetbegoviç’in en büyük eseri Bosna, en önemli mirası ise asaletidir. Bu vesileyle kendisine bir kez daha Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Bosna-Hersek ne kadar güçlü, müreffeh ve istikrarlı olursa, Aliya’nın emanetine de o denli sahip çıkılmış olacaktır. Biz de bu anlayışla hareket ediyor, her alanda Bosnalı kardeşlerimize destek veriyoruz” dedi.

(İlker Turak /İHA)







Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER POLİTİKA Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
YAZARLAR
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
nöbetçi eczaneler
YUKARI YUKARI