Başkan Recep Tayyip Erdoğan Pendik Toplu Açılış Töreni'nde önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Erdoğan, "Kıbleyi bilmeyenler seccadeye ayakkabıyla basar ama bunlara asıl kıblenin neresi olduğunu, 14 Mayıs'ta siz bildireceksiniz." ifadelerini kullandı. Başkan Erdoğan 7'li koalisyondaki milletvekili listesi krizi ile ilgili de, "Altılı masa dediler, yedili masa dediler. Hala anlaşamadılar. Şimdi bakalım yarın listelerinde kimler çıkacak?" dedi.

KIBLEYİ BİLMEYENLER SECCADAYE AYAKKABIYLA BASAR

Buradan afetle mücadele eden vatandaşlarımızla birlikte ilk kıblemiz Mescidi Aksa'yı savunan Filistinli kardeşlerimize de dua ediyoruz. Buradan bir damla suya bir kuru ekmeğe muhtaç bir şekilde Ramazan'ı geçiren Yemenli kardeşlerimize dua ediyoruz. Her türlü ayrımcılığa ve baskıya rağmen inançlarına sahip çıkan gurbetçilerimize dua ediyorum. Anlıyorum, anlıyorum. Anlıyorum. Seccadeyi gösteriyor da, seccadeyi niye gösterdiğini anlıyorum. Sevgili kızlarımız siz kıblenizi biliyorsunuz. Ama kıbleyi bilmeyenler tabii ki seccadeye ayakkabıyla basar. Ama bunlara asıl kıblenin neresi olduğunu 14 Mayıs'ta siz bildireceksiniz.

14 MAYIS'TA BENİM MİLLETİM GEREKEN DERSİ VERECEKTİR

Kardeşlerim bizim derdimiz var derdimiz. Biz dertliyiz. Fakat istismarla bu yollarda dolaşanlar istismarla sağa sola savrulanlar bilmezler ki inşallah 14 Mayıs'ta gereken dersi benim milletim onlara verecektir. Balkanlar'dan, Kafkaslar'a, Afrika'dan Asya'ya kalbi bizimle çarpan tüm gönül dostlarımıza dua ediyoruz. Rabbimizden bu Ramazan-ı Şerif'in coğrafyamızdaki zulüm, açlık, afet ve savaşlar sebebi buruk geçirdiğimiz son Ramazan olmasına dua ediyorum. Kardeşlerim bugün bir kez daha Pendik'te bulunmanın bahtiyarlığı içindeyim. Bugün bir kez daha Pendik'in, vefalı, yürekli, mert kadirşinas insanlarıyla kucaklaşmanın sevinci içindeyim. Biz tüm ilçeleriyle İstanbul'u bir başka seviyoruz. Özellikle Pendik'i bambaşka seviyoruz. Pendik bize sahip çıkan, bizi daima bağrına basan bir ilçemiz. Pendik, aynı zamanda milli iradenin kalesi olan da bir ilçemiz. Bilhassa şu an toplandığımız meydanın bizim için çok ayrı bir anlamı ve önemi var. Hani hep diyorum ya ah şu meydanların bir dili olsa da konuşsa işte bu meydan. Mücadelemizin de muhabbetimizin de bizzat şahidi olan bir meydandır.

ZİYARETİMİZ BİR ANDA MİTİNGE DÖNDÜ

Şu muhteşem katılım buraya gelene kadar caddenin sağında solundaki vatandaşlarımın ilgi ve alakası neyin ne olduğunu açıkça gösteriyor. Sorduğum emniyete dedim ki bugünkü bu törende katılım ne? Aldığım cevap şu. 50 bin. Yürüyoruz yürüyecek bu millet arkandan diyorlar. Bu meydan bizim Pendik'le kurduğumuz güçlü gönül bağının timsali olan bir meydandır. Sene 1994 Büyükşehir Belediye Başkanı adayı gece gündüz demeden İstanbul'u adeta mahalle mahalle dolaşıyoruz. Daha önce kapısı hiç çalınmamış, hiç uğranılmamış, elinden hiç tutulmamış bölgeleri tek tek ziyaret ediyoruz. İstanbul'un çeperlerinden başlayarak bu aziz şehri tamamıyla bağrımıza basıyoruz. Bu ziyaretimizin birinde Fevzi Çakmak Mahallesi İhsan Dayı'nın kahvehanesine de geldik. Yaşıyorsa selam olsun, ölmüşse Allah rahmet eylesin. Amacımız mahalle sakinlerine selam vermek, kucaklaşmak, hasbihal etmekti fakat ziyaretimiz ilçedeki diğer vatandaşlarımızın da yoğun ilgisiyle bir anda kahvenin önü miting alanına dönüştü. O geceyi Pendikli kardeşlerimizin o gece şahsımıza gösterdiği hasbi sevgiyi hiçbir zaman unutamadım.

BAKALIM LİSTELERİNDE KİMLER ÇIKACAK?

Türkiye büyüsün, Türkiye güçlensin, milletimiz hak ettiği hayat standardına kavuşsun diye ter döküyoruz. Bugüne kadar ne yaptıysak sizler için yaptık. Pendik'le birlikte 85 milyonun huzuru ve esenliği için yaptık. Sizin onay vermediğiniz sizin tasvip etmediğiniz, bizi size karşı mahcup edecek hiçbir adım atmadık. Gizlimiz saklımız yok. 1994 yılından bu yana karnemiz ortadadır. Kardeşlerim bu kardeşiniz size neyi anlatsın. Bay bay Kemal'in ne olduğunu biliyorsunuz. Öyle mi? Bu kardeşiniz İstanbul'a belediye başkanı oldu mu? Belediye başkanı olduğu zaman çöp, çukur, çamur muydu İstanbul? Bu İstanbul'u pırıl pırıl hale biz getirdik mi? CHP'den almadık mı biz o zaman İstanbul'u? Kardeşlerim bu Bay bay Kemal aday oldu biliyorsunuz. Aday olduğu zaman Kağıthane'yi sordu, ne dedi? Kağıttepe dedi. Hatırlayın. Aynı gafları şimdi de yapıyor mu? Ya bundan bırakın belediye başkanı olmayı bu ülkeye cumhurbaşkanı olmaz. Şimdi ne yaptılar? Altılı masa dediler, yedili masa dediler. Hala anlaşamadılar. Şimdi bakalım yarın listelerinde kimler çıkacak?

YAPARSA AK PARTİ YAPAR DEDİK VE YAPTIK

Biz evelallah milletimizden aldığımız güçle kardeşlerim eğitimde. Sağlıkta adalette, emniyette, ulaşımda, tarımda, dış politikada dünyaya mesajımızı verdik mi? Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığımız konuşmalarla dünyaya mesajımızı verdik mi? Tam birleşmiş milletlerin karşısına Türk evini diktik mi? Kaç kat biliyor musunuz? 32 kat oraya Türk evini diktik. Öyle bu iş lafla olmuyor. Lafla peynir gemisi yürümüyor. İcraat icraat. Türk'e dedik burası yakışır ve tam Birleşmiş Milletler'in karşısına Türk Evi'ni diktik. Kardeşlerim göreve geldik. Eğitimde ne haldeydik biliyorsunuz. 76 tane üniversitemiz vardı, şimdi 208 tane üniversitemiz var. 81 vilayetin tamamında var. Çünkü dedik ki üniversitesi olmayan il kalmayacak. Şimdi 81 vilayetimizin seksen birinde de var mı? Var. Benim Muşlu kardeşim niye Muş'tan çıksın da İstanbul'a gelsin. O da Üniversitesi'ni Muş'ta okusun. Iğdırlı, Iğdır'da okusun. Aynı şekilde Ağrılı, Ağrı'da okusun. Bütün bunları yaptık mı? Hepsini yaptık ve şimdi benim oralardaki yavrularım, evlatlarım ta oralardan çıkıp Ankara'ya, İstanbul'a gelmiyor. Artık profesörlerimiz, doçentlerimiz oralara gidiyor. Bu modern bir ülkenin ayak sesleri. 6 bin 100 kilometre hatırlayın bölünmüş yol vardı, şimdi 28 bin kilometre ulaşımda yollarımız var. Bu modern bir ülkenin modern Türkiye'nin durumudur. Kaç tane havalimanı vardı? Ah kardeşlerim. 26 tane, 27 tane havalimanı var. Şimdi 57 tane havalimanımız var. Türkiye'nin neresine gidersen git uçakla gidiyorsun. Ondan sonra uçaktan inip yarım saatte 45 dakikada evine gidiyorsun. E bunları biz yaptık. Yaparsa AK Parti yapar dendi yaptık.

ŞEHİR HASTANELERİ YAPTIK

Sağlık hizmetlerinde şehir hastanelerimiz. Yaptık mı? Çam Sakura hastanesini yaptık. Modern bir hastane, dünyayla yarışıyor. Dedik ki biz bu kovidde süratle 2 tane şehir hastanesi daha yapacağız. Ne yaptık? Atatürk Havalimanı'nda biliyorsunuz 3 ayda Murat Dilmener Şehir Hastanesi'ni yaptık. En modern şekilde 1006 odalı ama dedik bir de Anadolu yakasına yapalım. Anadolu Yakası'nda da Sancaktepe'ye aynı şekilde yine aynı projeyi 1006 oda her şeyiyle ameliyathaneleriyle, bütün sağlık donanımıyla buraya da yaptık. 3 tane şehir hastanesine şu anda İstanbul sahip oldu. Ama yetmez dedik. Göztepe'de yaptık. Aynı şekilde Pendik'te yaptık. Niye? Benim vatandaşım sağlık noktasında bir sıkıntı yaşamasın istedik. Devam ediyoruz, yine yapacağız.

SAMİMİ MÜCADELEMİZE HERKES ŞAHİTTİR

Ulaşımda attığımız adımlar, uluslararası camiada attığımız adımlar dedik ki bitmez yola devam. Çeyrek asrı geçen bu süreçte şehrimize kazandırdıklarımız ülkemize kazandırdıklarımız ortada. Bu dönemde yapmak isteyip de irademizi aşan sebepler dolayısıyla yapamadıklarımız da oldu ama gayretlerimize Pendik şahittir. Emeklerimize, çabalarımıza İstanbul şahittir. Ülkemiz için verdiğimiz samimi mücadeleye 85 milyonun tamamı şahittir. Allah'a dayanıp sahaya sarılıp hikmete ram olmak, eser ve hizmet siyasetimizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Yüzyılın felaketiyle sarsıldığımız bu zor günlerin üstesinden milletçe asrın dayanışmasını sergileyerek hep birlikte geliyoruz.

BİZİM GÜNDEMİMİZ YENİ ESERLER KAZANDIRMAK

Cumhur İttifakı ile yedili kumar masası arasındaki vizyon ve gündem farkını sizler de görüyorsunuz. Kardeşlerim bizim tek gündemimiz var. Ülkemize yeni eserler kazandırmak. Bizim tek gayemiz vatandaşlarımızın refah ve esenliğini sağlamaktır. Bizim amacımız dün ve bugün İstanbul'u yeni yatırımlarla buluşturmaktır. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yaptık mı? Marmaray'ı yaptık mı? Evet. Avrasya Tüneli'ni yaptık mı? Yetmez. Osmangazi'yi yaptık mı? Bay bay Kemal sen ne anlarsın bu işlerden ya. 11 tane büyükşehir belediyeniz var, bulundukları yerlerde ne yaptılar ya? Bir anlat, bir anlat da bilelim, yok yapamazlar. Evelallah biz bugüne kadar yaptık ve yapacağız.

VATAN TOPRAĞINI ESERLERLE GERGEF GİBİ

Bizim ihtiyaçları gidermenin sorunlara kalıcı çözümler bulmanın peşinde olduğumuzu dünya alem biliyor. Biz vatan topraklarının dört bir köşesini işte hastanelerle, metrolarla yollarla okullarla hızlı tren hatlarıyla bir gergef gibi işlemenin derdindeyiz. Dün Çam Sakura'ya ne yaptık? Raylı sistemi yaptık. Evelallah daha da yapacağız. İşte buraya da biliyorsunuz havalimanına kadar raylı sistemi yaptık mı? Yaptık. Savunma sanayisi güçlü, altyapısı sağlam, her alanda parmakla gösterilen bir Türkiye inşa etmek için çaba harcıyoruz. Savunma sanayinde artık İHA'larımız var mı, SİHA'larımız var mı? Akıncımız var mı? Yetmez. Kızılelmamız var mı? İnşallah şimdi Teknofest yakında büyük bir gösteriye hazırlanıyor. Ben karşımda şu anda Teknofest gençliğini görüyorum. Teknofest gençliği olarak inşallah 14 Mayıs'ta destan yazacağımıza inanıyorum. Ekonomik durumu ne olursa olsun her bir vatandaşımızın dünyadaki en iyi imkanlara sahip olması gerektiğine inanıyoruz. Bakın biz göreve geldiğimizde yani 20 yıl önce kişi başına milli gelir neydi? 2 bin 500 yüz dolar. Şimdi ne oldu? 10 bin 600 dolar oldu. Nereden nereye? Sadece son birkaç haftada milletimizin gurur hanesine yazılacak pek çok eseri, reformu, yatırımı ülkemize kazandırdık. Geçen hafta Bağcılar'da toplam tutarı 3 milyar 412 milyon lira olan 97 kalem projeyi hizmete sunduk.

60 YILLIK HAYALİMİZ TOGG YOLLARDA

Başakşehir, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Kayaşehir metro hattını büyük bir coşkuyla açtık. Emeklilikte yaşı bekleyen 2 milyon 250 bin insanımızın talebini karşıladık. Verdik mi paraları? Verdik. En düşük emekli maaşını 7 bin 500 liraya, emeklilerimizin bayram ikramiyelerini 2 bin liraya yükselttik mi? Stratejik ürünlerimizden, bor madeninin katma değerini 300 kat artıracak bor, karbür üretim tesisimizin açılışını yaptık mı? Milli muharip uçağımızı Hürjet'i hangardan çıkardık. Irak üzerinden ülkemizi körfez bölgesine bağlayacak kalkınma yolunun imzasını Irak başbakanıyla beraber attık mı? Deprem bölgesindeki şehirlerimizi defaatle ziyaret ederek oralardaki vatandaşlarımız da hemhal olduk. Bugüne kadar 78 bin konut ve köy evinin ihalesini yaparak inşaat sürecini başlattık. Şimdi asla geliyorum asla. Bu hafta 60 yıllık hayalimiz olan yerli ve milli elektrikli aracımız TOGG'u yollara uğurladık. Beğendiniz mi? Güzel olmuş mu? Yıllardır eksikliğini çektiğimiz Türkiye'nin üretim gücüyle bağdaşmayan bir sanayi hamlesini daha gerçeğe dönüştürdük. İnşallah bir sene içerisinde 20 binin üzerinde TOGG'u kura ile belirlenen vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Yine önümüzdeki bir sene içerisinde 319 bin deprem konutu ve köy evini bitirerek depremzedelerimizi yeni yuvalarına kavuşturacağız. Şimdi TOGG yollarda. Azerbaycan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev kardeşime de bir TOGG gönderdik, teslim ettik. Şimdi bir tane de inşallah kardeşlerim Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirzayev kardeşimize gönderiyoruz. Durmak yok, yola devam. Sizlerle çalışmaya aynen devam.

KUMAR MASASININ GÜNDEMİNDE KAVGA, ÇEKİŞME VAR

Diğer tarafta biliyorsunuz yedi oyunculu bir kumar masası var. Peki, kumar masasının gündeminde ne var? Onların gündeminde sadece kavga var. Çekişme var. Didişme var. Altlarına birer kırmızı plakalı araç çekme derdi var. Şimdi hazır mısınız? Coşkulu musunuz? Pendik'ten tüm İstanbul duymalı. Yarın ne yapıyoruz biliyor musunuz? Yarın inşallah burada Tuzla'da uçak gemimizi silahlı kuvvetlerimize teslim ediyoruz. Ve bu uçak gemimizin teslim törenine inşallah İHA'larımız, SİHA'larımız ona iniş yapacaklar. Yarın oradayız. Artık Türkiye'nin. Uçak gemisi de var.

BAK BAK NELER YAZMIŞLAR ORAYA

Cumhurbaşkanı açılan bir pankartı okudu ve söyle konuştu: "Bak bak bak neler yazmışlar oraya. 'Bay bay Kemal, iyi adam, hoş adam, dağarcığı boş adam batırır bu ülkeyi bir kadın, 5 adam.' Pendik Güneysulular. Ulan bunlar benim hemşehrimdir."