Tweet | Tarih: 16-04-2022 10:29 |
10-17 Nisan Kalp Haftası kapsamında kalp sağlığına ilişkin Habertürk'ten Demet Demirkır'a konuşan Yapısal Kalp Hastalıkları Derneği Başkan Yardımcısı ve İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Taşolar, kalp ve damar hastalıklarından korunmanın yollarını anlattı.
Prof. Dr. Taşolar, son iki yıldır dikkatlerin COVID-19 pandemisine çevrildiğini belirterek, "Kalp hastalıklarından ölümler hala yüksek oranda devam ediyor. Ülkemizde kalp ve damar hastalıklarıyla ilgili ölümler, tüm dünyada olduğu gibi ilk sırada. TÜİK verilerine göre ölümlerin neredeyse yüzde 40’ı kalp ve damar hastalıklarıyla ilişkili görünüyor. Hal böyleyken vücuttaki bütün organları besleyen kalbimize daha çok zaman ayırmamız ve onu korumak adına fazlasıyla özen göstermemiz gerekiyor" dedi.
AİLESİNDE KALP HASTALIĞI OLANLARA ÇAĞRI
Bazı kişilerin kalp ve damar hastalıkları açısından daha yüksek risk altında olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Taşolar, şunları söyledi: "Öncelikle her hastanın kalp hastalıkları riski aynı değil. Belli risk faktörlerine sahip olanlar maalesef kalp hastalıklarına yakalanmada daha şanssız grubu oluşturuyor. Bunların bazılarından kurtulmak elimizdeyken bazılarını ise ancak kontrol altına alabiliyoruz. Diyabet, yüksek tansiyon ve yüksek kolesterol düzeyi olan hastalar uygun diyet, egzersiz ve gerekirse ilaçlarla bu hastalıkları kontrol altına alabilirler. Diğer taraftan sigara, alkol, düzensiz beslenme ve stres gibi faktörlerden kurtulmaksa tamamen bizim elimizde. Özellikle ailesinde kalp hastalığı öyküsü olan hastaların bunlara daha çok dikkat etmesi gerekiyor.”
HANGİ KALP-DAMAR HASTALARI ORUÇ TUTMAMALI?
Ramazan ayında bazı yüksek riskli kalp-damar hastalarının oruç tutmasını istemediklerini dile getiren Prof. Dr. Taşolar, “Örneğin, kalp damarına stent takılan veya bypass ameliyatı olan hastalara işlemden sonraki ilk altı ay içerisinde oruç tutmalarını tavsiye etmiyoruz. Yine düzenli ilaç kullanmasına rağmen sık sık yüksek tansiyon ve kalp yetmezliği nedeniyle hastaneye yatan hastalarımıza da oruç tutmamaları yönünde önerilerde bulunuyoruz. Öte yandan tedaviyle kontrol altında olan hipertansiyon, diyabet hastalarına veya kalp ve damar tıkanıklığı olan ve üzerinden 6 ay geçmiş hastalara ilaçlarını sahurda ve iftarda düzgün kullanmaları şartıyla oruç tutabileceklerini söylüyoruz. Bu noktada tavsiyelerimiz bireysel oluyor; bu nedenle oruç tutmaya ilişkin son sözü yine hastaların, kendilerini takip eden doktorları söylemeli" dedi.