Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Seçim tarihi için 14 Mayıs mesajı veren Erdoğan, "Yeter! Söz de karar da gelecek de milletindir, diyerek 2023'te milletimizin desteğine talibiz. Milletimiz 73 yıl sonra 6'lı masaya aynı gün 'yeter' diyecektir." açıklamasında bulundu.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

2023 bizim için hem 20 yıllık eser ve hizmet siyasetimizin sembolüdür hem de Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcıdır.

Önümüzdeki aylarda yaşanacak seçimi önemli ve tarihi kılan da budur. 2023 bizim için 20 yıllık siyasetimizin sembolüdür. Bizim hayatımızdaki hiçbir seçim kolay olmadı ama her seçimden zaferle çıktık. Her seçime büyük bir mücadele ile azimle gayretle hazırlandık girdik.

Türkiye öyle bir yol ayrımında ki böyle fırsatlar milletlerin önüne asırda bir gelir.
En büyük derdimiz  enflasyondu, o da düşüşe geçit. İnşallah yüzde 50'lere 40'lara 30'lara düştüğünü göreceğiz. Enflasyona sebep olan tuzakları bozduk, oyunları boşa çıkardık, tedbirlerimizi aldık.

İstihdamı 31,6 milyonla tarihimizin en yüksek seviyesine çıkardık.

Bizim için hiçbir seçim kolay olmadı. Her seçime büyük bir mücadele ve azimle hazırlandık. Her seçimde de sandıktan zaferle çıkmayı başardık.

Yoksa bu 6'lı masadakileri buraya Erdoğan mı gönderdi" diyorlar. İşim gücüm yok sizinle mi uğraşacağım ya?

ERDOĞAN SEÇİM TARİHİNİ AÇIKLADI!

Şimdi ‘Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir’ diyerek 2023’te milletimizin desteğine talibiz.

Rahmetli Menderes 14 Mayıs 1950'de 'yeter söz milletindir' diyerek sandıktan ezici bir zaferle çıkmıştı. Milletimiz 73 yıl sonra bir kez daha aynı gün 6'lı diyerek karşımıza çıkan bu darbe şakşakçılarına 'yeter' diyecektir.
Milli iradenin en yüksek makamı olan Meclisimizden meydan okuyorum; ne yaparsanız yapın yine başaramayacaksınız. Benim milletim artık tüm oyunlarınızı çözdü. Bu millet sizi de numaralarınızı da tanıyor. 

Altılı masa işi çıktığından beri oraya bulaşan herkesin çamur siyaseti yarışına girişmelerini esefle takip ediyorum. Tanklara alkış tutanları, verilen mücadeleye 'tiyatro' diyerek hakaret edenleri gayet iyi tanıyoruz.

Karşımızda çok ibretlik bir tablo var, ne yaparsanız yapın yine başaramayacaksınız.

"BAYKAR'A ALÇAK SALDIRI"

Dünya küresel krizi konuşuyor, bunlar masa kriziyle meşgul. 6'lı masanın milletin başına çökmek dışında projesi yok.

Bir parti liderinin, ordumuza ve savunma sanayiimize karşı hazımsızlığını anlamıyoruz. Bir ülkenin ordusuna savunma sanayisine ancak bunları kendine tehdit olarak görenler saldırır.

Baykar'ın nezdinde tüm şirketleri, ürünleri, çalışanları ve başarılarıyla savunma sanayimizin tamamı hedef alınıyor. İnsan 'Hangi gaye ile hedef alınır?' diye düşünmeden edemiyor. Alçak saldırıya hak ettiği cezayı vermek sorumluluğumuz.

Darbe yapan orduyu alkışlayanların, terör örgütünün başını ezen orduya düşmanlıkları gayet tabiidir. Alkışladıkları şey Fırtına Obüsleri'nin teslim tereni, peki konuşan kim Başkomutan konuşuyor.

Ulaştığımız seviye sayesinde kimsenin icazetini arama gereği duymuyoruz.

KILIÇDAROĞLU'NA 'KOMUTA KADEMESİ' TEPKİSİ

İşte en son, Arifi'yedeki olay. Biz ne yaptık Arifiye'de? Fırtına obüslerinin teslim törenine gittik. Savunma Bakanımız, kuvvet komutanlarımızla birlikte gittik. Düşünebiliyor musunuz, muhalefetin başındaki adam, 'siz siyasetçi değilsiniz' diyor. Tamam da neyi alkışlıyorlar? Neden alkışlıyorlar? Alkışladıkları şey, dünyayı titreten Fırtına obüslerinin teslim töreni. Peki konuşan kim? Bay Kemal, konuşan Anayasamızın hükmüne göre Başkomutan konuşuyor.

Sen ne Savunma Bakanımıza ne kuvvet komutanlarımıza hakaret edecek çaptasın. Önce haddini bil. Karakter zaafı olan bir insan olarak bizim şanlı ordumuzun komutanlarına bu şekilde saldırmak herkesin kârı değildir. Bütün bunlarla ilgili işin hukuki boyutu devam ediyor, devam edecek. Hukuk karşısında da bunun hesabını verecekler.

"SEROK AHMET"

Ben o ifadeyi pek kullanmıyorum. Devlet bey güzel kullanıyor. Serok Ahmet diyor. Helalinden ne yaptın? Kurduğunuz üniversite ile başarı grafiğiniz ne? Yok. Bunların bu yolsuzlukları sebebiyle aldık, devletimize mal ettik.

Bunların vakfına üniversite tahsisi yaptık, ne zaman ki başbakanlık koltuğuna oturdu, bilabedel vakfına mülk edindi. Bunun bir örneği yok!

(Babacan'a) Sen git çocuk bezi satmaya devam et, home tekstil üretmeye devam et. Üzgünüm, 15 sene yanımda bulundu ama demek ki benden bir şey alamadı.

ERDOĞAN'DAN KIZILELMA MESAJI

Kızılelma'nın sadece cismi yok. Kızılelma aynı zamanda bir hedeftir. Kime hedeftir? Bu kutlu davaya inanların hedefidir, Kızılelma.

Çalışmalarını nakit desteği alamadan yürüten dört firma var. Biri Baykar. Baykar devletten tek kuruş almamıştır.

ALTAY tankı geliştirilirken yaklaşık 500 milyon doları OTOKAR olmak üzere çeşitli firmalara toplamda 660 milyon dolar ödeme yaptık. Sadece tasarım ve geliştirme için, üretim için değil. Sadece Milli Muharip Uçak (MMU) için TUSAŞ’a 1.3 milyar dolar aktardık.

Baykar'ın hedef alınmasının nedeni araçları ile ülkemizin kazandığı prestij ve zaferdir.

AKŞENER'E BAŞÖRTÜSÜ TEPKİSİ

Erdoğan ve arkadaşlarının 'başörtüsü' konusunda istismarcı olup olmayacağını benim milletim bilir. Sen Saraçhane'deki görüntü ile hangi istikamette gittiğini gösterdin zaten.

Hanımefendi bizim başörtüsü konusunu istismar ettiğimizden bahsediyor. Hanımefendi, Erdoğan'ın ve arkadaşlarının başörtüsü konusunda istismarcı olup olmayacağını benim milletim gayet iyi biliyor. Eğer dürüstsen; arkadaşlarım randevu talep etti randevu vermediniz, Bay Kemal de sen de aynısınız. Sen, Saraçhane'de verdiğin görüntüyle zaten hangi istikamete gittiğini ortaya koyuyorsun.

Siz ortağınızla birlikte LGBT'cilerler birlikte yürüyebilirsiniz. Bizim onlarla işimiz yok.